Öyle bir vaktin hükmü kurulmuştur ki
Ölüler evinin ağıtçıları belirir her köşe başında.
Elleri kekeme lafazan soytarıların
Korkak ve bezgin kelimeleri, solunan havayı kaplar.
Pisliğin en irinlisi,
Çürümüşlerin en kurtlusu,
Yüreklerin en soysuzu,
İnsan şekline bürünmüştür:
Gözlerinde kurusıkı bir fer,
Kemikleri yokmuşçasına süzülür
her dudağı açılanın ağzına.
Pusulası sinsiliktir onun
Birinin etinden can koparmak hariç
Görülmez dişleri, ne bir gülüşte ne bir haykırışta.
Hiçbir sıçrayış ciğerlerinde ateşi hissettiremez ona
Anın geçiciliğine ve geçkinliğine gömülmüştür,
Bakışları geriye dönmüştür.
Her zorluktan sakınır,
Her takırtıya aldanır,
Her darbede kırılır.
Bin biçimde kılıf örmüştür
hareketin bin türlüsünü boğmak için.
Başka da bir emek doğurmamıştır tırnakları.
Kolları, öne atılan bir kulaç için
kalkmaz havaya
ama
Yanındakini arkaya itmek için sertleşir anında.
Eskiden sıyrılan’ın
kokusunu aldığında burnu,
Dişleri gıcırdar
Onu kendi ışıksızlığına çekmenin hırsıyla.
Yırtılsın sokaklar!
Ateşe verdiğimiz evlerin terli nefesi
saçlarımızı ısırsın.
Ellerimizde elma poşetleri değil tüfekler
Kanımız kınında durmasın.
Geriye dair ne varsa
Hepsi ilerinin o tek yolunda
Damarlarından çatlasın
yarılsın
yıkılsın!
Kendini kirletmeyi seçmiş kim varsa
Böğürlerine saplanan hançerlerden koşan kan taneleri
ellerimi yıkasın!
Yakılsın ki kafaları mezar bekçilerinin,
Soluğu karnına sığmayan bizlerin
Parmakları,
Çeksin gören gözlerin parlaklığını
özgür bir dünyanın ufkunu karmaya.
Ayaklarımız asfalt yüzü görmekten utanıp
Marşlarla sarsmadık yer parçası bırakmasın da
Un ufak olsun pirelerin saltanatı!
Bellerini kıralım sesi titrek çıkanların da
Diri diri şakıyanların cenneti kurulsun
Ter kaçkınlarını öldürüp var edelim ki mümkün olanı
Ötede bırakalım yüzleri tereddütle kavrulanları!
Dingin göğün altında
Darmadağın bir sadelikle vazgeçerken yelkovan akrepten
Zihnimin kıvrımlarında
Belertiyor hayallerim kendini
imgelerin kararlılığıyla.
Yalnız benimle canlanamaz bu rüya
Koşmalı bir akıldan bir başkasına
Sonunda bizim olanı
Gerçekte kurdurtmalı
Vakit tamam!
Bitmelidir saklanarak dövüşenlerin hükümranlığı.
Kalk ayağa!
Duyur arkada kalanlara
Kardeşinin fısıldadığı
Şu tok ve keskin,
Gür ve kesin
Savaş narasını!